2025 tutulmaların burç değiştirdiği hatta sadece tutulmaların değil bir çok gezegenin de yer değiştireceği bu sebeple de enerjilerin değişeceği bir yıl olacak.
BALIK- BAŞAK TUTULMALARI:
SATÜRN 7 MART 2023’te balık burcuna geçti. Yaklaşık 2 senedir Satürn Balık transiti ile birlikte; Balık konularında asayişi devraldı. 12 Ocak 2025 itibariyle Kuzey Ay düğümü de Balık’a geçeceği için, Satürn’ün 2 yıldır yapılandırdığı alanda önemli ve kadersel gelişmeler süreci de başlayacak.
Kuzey ay düğüm- Güney ay düğüm 18 ayda 1 burç değiştirir ve bulunduğu burçların ekseninde tutulmalar deneyimleriz. Yani önümüzde yaklaşık 2 yıl Balık ve karşıt burcu olan Başak burçlarında tutulmalarımız olacak.
Böylece 2 yıldır Satürn’ün de bizlere göstermeye çalıştığı özellikle hayalleri gerçekleştirmek ya da realize edebilmek, idealize etmekten kaçınmak, kreatif yanımızı kaybetmemek gibi konularda artık öğrendiklerimizle hayatımızı değiştirme vakti geldi demektir.
Bir yandan özellikle başta 2025 senesi olmak üzere; mistisizm, manevi değerler, din, dinin yanlış kullanımı, dinle ilgili sorgulamalar ortaya çıkacak ve bu sorgulamalar çoğalacak.
Ayrıca 2 yıldır sürekli gündemimizde olan kaynaklar, özellikle sulara dair dünyada gelişen ekolojik kriz, sıvılar, denizler, gazlar, ilaçlar, ruhsal konular ve bunlara dair da gelişmeler gündemimizdeydi. Şimdi artık bu konular tutulmalarla çok daha belirginleşecek ve bu sektörlerde önemli değişimler deneyimleyeceğiz. Yine din, inançlar, dini liderler ve din otoritelerine dair de önemli gelişmeler yaşanacak.
Satürn, ülkemizin 9. evine girdiği ve kuzey ay düğüm de bu yıl bu alanda olacağı için de bu yıl dış ilişkilerimizde dair ciddi mücadelelerimiz olacak. Dışarıdan yardımlar almak şimdiki kadar kolay olmayabilir, uluslararası ilişkilerimizi yeniden yapılandırmamız gerekebilir. Bir yandan tarafı olduğumuz uluslararası anlaşmalar da gündemimiz de olabilir. Öte yandan 2026’ya kadar yasalar ve yüksek öğretim konularında da düzenlemeler yapılabilir. Vize, vize başvuruları, göç gibi konular öne çıkabilir. Af, af mekanizmasına dair özellikle ilk ve son bahar aylarında haberler duyabiliriz.
2025 yılında ilk tutulma Güney düğüm taraflı ve 14 mart’ta Başak burcunda yaşanacak. Bu tutulma özellikle sağlık, hizmet sektörü, grevler, iş bırakmalar, işçiler gibi konulara işaret ediyor. Ülkemizin 3. evinde olacağı için haberleşme, basın yayın, medya konularında da bazı gündemler göreceğiz gibi. Yine haberciler, yayıncılar ve haberleşme hürriyeti ya da bu konularda sivil çalışmalar yapanlarla ilgili de kararlar yaşanabilir. Sağlık, turizm ve hizmet konularında da önemli kararlar verilebilir. Eğitim, öğretim alanında eski düzene dair yapılar yıkılabilir. Eğitimcilerin grevi ya da isyanlarını duyabiliriz. Sağlık sektöründe bazı kişileri yurtdışına gitmeleri sebebiyle kaybedebiliriz. Ki bu balık- başak tutulmalarında çokça deneyimleyeceğimiz gündemlerden de olabilir.
7 Eylül ve 21 Eylül’de de Balık ve Başak burçlarında tutulmalarımız olacak. Ancak bunlar daha fazla iç ve dış ilişkilerimizi yapılandıracak kararlar getirecek. Özellikle dış ilişkilerimiz için son bahar kritik bir ay olacak. Bir yandan yüksek eğitim sektörü, hukuk sektörü daha fazla etkilenecek. Hem tutulmaların hem de başka transitlerin ülkemize verdiği etkiler sebebiyle anayasal ve yönetimsel değişiklikleri konuşmaya başlayabiliriz. Ülkemiz zaten kabine ve yapısal değişikliklerden geçeceği yıllara da girdi. Bunlar sadece balık-başak tutulmaları değil Satürn’ün burç değiştirip Koç burcuna geçeceği 2026 senesinde de daha fazla görülecektir.
Gelelim tutulmaların bir yandan getireceği özelliklere;
TUTULMALARIN ÖZELLİKLERİ:
- Dünyaya merhameti, bağışlayıcılığı, maneviyatın önemini getirecek. Akışa bırakmayı gösterecek. Egoları eritecek, egosuzluğu, olduğu gibi kabullenişi getirecek. Çünkü balık burcu zodyak’ta egosuzluğu temsil eder. Ayrıca yöneticisi Neptün, erime, eritme gibi görevleri ve manevi arayışları sembolize eder. Bu sebeple eriyen egolar, ortaya çıkan “hiçlik” bilincini getirecek.
- Güney düğüm, artık bırakılan; arkasına sığınamayacağımız tarafı göstereceği için bu dönemde tutulmalar eleştiriyi, birbirine olan yargılayıcılığı bitirecek. Örneğin sosyal medyadaki linç kültürünü, kişilerin birbirine olan tahammülsüzlüğünü, body shamingi bırakmamız gereken bir döneme gireceğiz.
- Bir yandan yine Başak’ın yönettiği sağlık konuları sebebiyle bu yıl Sağlık sektöründeki yanılgıları, insan sağlığını tehlikeye atan durumları tutulmalarla görüp, bunları yaratan kişi ve olaylar dünya üzerinde afişe olurken, insan sağlığını tehlikeye atan kurumların da çöküşünü izleyeceğiz. Çünkü güney düğüm tarafı artık “out” olan yani bize hizmet etmeyen ve tercih edilmeyecek tarafı da bize gösterirler. Başak-balık aksı sağlık dünyasında ; alternatif tıp ve ruhsal şifa arayışını da artıracak. Bu dönem fonksiyonel ve bütüncül yaklaşımlar da öne çıkacak. Bazı ilaçların bazı hastalıklara şifa olmadığını ya da bilinen tedavi yöntemlerinin artık işe yaramadığını göreceğiz. Her gün 10 domates yemenin ya da tereyağını kalıpla yemenin doğru bir beslenme olmadığını, bedenin bütüncül olduğunu da keşfedeceğiz. Önümüzdeki yıllar insan yaşamı üzerinde önemli keşifler ve yaşamı uzatmak için önemli bulgular getireceği için, bilinen yanlışlar bu tutulmalar ekseninde daha fazla belirgin olacak ve bu da önümüzdeki yıllara altyapı hazırlayacak.Özellikle daha öne az bilinen tedavi yöntemleri şimdi farklı alanlarda kullanılmaya da başlanacak.
- Bir yandan bu dönemde inançlı olanlar daha rahat hissederken, inançsızlar yönsüz hissedecek. İnançlar sorgulanırken, muhtemelen dünyanın oluşundan, dinlerin doğuşuna kadar zihin jimnastiği yapılacak. Beşeri ve ilahi olan arasında derin bir köprü kurma ihtiyacı doğacak. Kök inançlar değişecek. Bilinmeyen, gizli kalanlar daha fazla açığa çıkacak. Gizliye olan merak da bir yandan artacak.
- Yeni balık türleri, yeni su canlıları belki bulunacak ve toprağa dair ve tarıma dair bazı yok oluşlar deneyimlenecek. Çok emekli işler yerine, elimden geleni yaptım ve şimdi olanı kabul etmeliyimci bir sistem benimsenecek.
Anlayışın, merhametin ve refahın artacağı bir dönem olmasını dilerim,
Ecem
